19 Mart 2009 Perşembe

Kim Korkar Virginia Woolf'tan? 4


İçimde adını bilmediğim bir adam var. Huyunu suyu ezberimde olan, neye nasıl tepki vereceğini adım gibi bildiğim bir adam. Sadece adını bilmediğim. Ha bir de ne zaman, ne yolla içimi kendine mesken ettiğini bilmediğim. Bildiğim tek şey "nasıl" bir adam olduğu. Telaşlı, çekingen, endişe üzerine endişe biriktiren, yarın kaygısıyla yaşayan, metanetsiz, vefasız. Bu ben değilim dediğim ve ona isim aradığım adam. İçimde büyüyen adam. Bir de üstüne tembel ve mutsuz. Bir insan hem tembel hem mutsuz olmamalı. Ya da hem tembel hem de tembel olduğu için mutsuz olmamalı. Bu adam öyle ama. Hem tembel hem mutsuz. Kadının biri -en sevdiklerimdendir- İçimdekini denize gönderdim. Mutluyum şimdi dedi. İçimdeki adamı denize bırakmak istiyorum ben de. Artık veda vaktinin geldiğine inanıyorum. Yine beklerim, hep gel demeden yollamak istiyorum. Sahte bir el sallama ile. Göndermek istiyorum onu. Canımı sıkıyor. Bana ait olması, benden olması hatta korkarım ben olması canımı sıkıyor. Göndermem lazım onu. Arınmam lazım. Bahar gelmiş olmalı. Ya da geliyor olmalı. Ben bunu hissederken dışarıda kar yağması -Mart'ta- Tanrı'nın espri anlayışına hayranlığımı arttırıyor. Bahar gelmiş olmalı. Çünkü birçok insanın aksine baharın gelmesiyle canlanmam ben öyle. Tersine içime kapanırım. Arınırım kendimden. Düelist bir inancım olsaydı cehenneme giderdim sanırım. Ama yeniden doğma zamanım böyle benim. Kaygılarımdan arınmam demek bahar. Sessizleşip, durulmam. İçimdeki adam gitmenin sinyallerini veriyor şu günlerde. Haftalardır başta sevgilime, arkadaşlarıma, aileme ama en çok da kendime çektirdiğim nerden gelip bana ne yaptığını anlamadığım bunalım gidiyor. Sakinleşiyorum. Şimdi ben Mart bitiyor desem sebebini buna bağlasam yalan mı söylerim? Hayır. Mart gidiyor. Arınıyorum ondan. İpek bir eşarp gibi düşüyor Nisan. Zaman geçerken adam gidiyor, sessizleşiyor içim. Bitti mi? Bitmedi henüz. İçimde hala nereden gelip nereye gittiği bilinmeyen bir sıkıntı var. Bitecek ama, hissediyorum. Duruldum. Dışarıda kar yağıyor, benim içim ısınıyor. İçimdeki gürültü biterken, zaman beni şaşırtmaya devam ediyor.

Hiç yorum yok: