4 Kasım 2008 Salı

Kasım Aynı Kasım

Yener ve yeniliriz. Yenileniriz bazen bir de. Herşeyin başına bir "başka" koyarız. Her yenildiğimizde yenilendiğimize kendimizi inandırmak için önce başkalaşırız ve başkalaştırırız. Herşey sıfırdan. Yeni sıfatlar ediniriz. Yeni şarkılar dinleriz, yeni mevsimler severiz. Yenildiğimiz her an yenileniriz. Değişmeye çalışırız. Değiştiririz herşeyi. Günlere bir format atıp, hayatı yeniden başlatırız. Ta ki tekrar kapatana kadar. Her kapatışta tekrar açarız bu safis kutuyu. Kapatır ve açarız. Öyleyiz veya böyleyiz. Her koşulda farklıyız. Soyunuruz veya giyiniriz, birileri için soyunurken birileri için giyiniriz. Kapatırız her bir yanımızı sımsıkı. Yenildiğimiz her an etrafımızdakilerin rollerini değiştiririz. Biz de değiştiğimize inanırız. Döner dolaşır kendimiz oluruz.
Durduğum her an birikmişim peyderpey. Şimdi kasım kasım kasılıyorum galiz Kasım'da. Yenilmiyorum, yenilemiyorum da. Bırakıyorum herşey olduğu gibi kalsın. Herşey olmasını istediği gibi kalsın. Benim olmasını istediğim gibi değil. Hani herşey olacağına varır ya bu da öyle birşey. Bırakıyorum olacağına varsın. Hatta bırakmıyorum da, görmüyorum hiç dokunmuyorum. Yenilemektense yineliyorum. Uzak tutuyorum kendimden kendimi. Bırakayım öyle dursun. Nasıl bulduysam öyle bırakayım hatta.
Silik bir zaman Kasım. Değişmeyen herşeyin biriktiği, değişmeyenlerin peşpeşe dizildiği bir zaman. Öyle bir zaman ki günler bile gereksiz. Kasım bir. Sonrası Aralık. Her gün aynı... O yüzden deşmiyorum Kasım'ı Eylül gibi. Yorgun olurum Kasım'da.. Bırakırım kendi haline herşeyi, ama en çok kendimi. Bunun adı durup beklemek değil elbet. Zaten ben ne yapıyorsam durup beklerken yapıyorum. Bunun adı öyle birşey değil. Başka da değil. Hiçbir şey değil Kasım. Bir zaman sadece. Bir de bakmışsın kış gelmiş. Güneş doğmaz olmuş tepemize. Yağmur çamur, kar kıyamet. Dışarı çıkana, çıkartana aşk olsun. Şöyle bir sinelim içimize, dinlenelim azıcık. Durup beklemeden ama, eşip deşmeden.
Ne bir ses var şimdi zamanda ne bir nefes. Sadece zaman zamanın adı. Benden uzak dursun, dokunmasın hiç bana... Kendi kendime, kendi kendimle şöyle bir dolanıp geleyim Aralık'a. Bu zaman sever hepimizi. Yenildiğimizin hemen ertesi, yenilendiğimizin hemen berisidir. Durup beklemeden, eşip deşmeden geçer Kasım. Öyle geçsin utandırmasın beni. Yenilenmeye, yenilmeye niyetim yok hiç... İsim falan da koymam olmayan çocuğa. Hiç yok Kasım. Halt etmiş diyenler Kasım'da aşk başkadır diye. Kasım'da herşey aynıdır. Ne yenilenir, ne yinelenir.