25 Ağustos 2008 Pazartesi

O Çocuklar

Mevsimlerden yazdı ya da kış. Belki bahar. Yüzümüzde ter vardı veya yağmur taneleri. Henüz gözyaşı değillerdi. Bir kaç masum su tanesi. Sonra büyüdüler. Akar oldular gidenin ardından. Gidenler ağlatır. Giden gitmiştir ve kalan artık gidenin yarısıdır. Hep yarısı kalır içerde. Giden gider ama. Onda kalmaz birşey. Kalanda kalır tümü. Belki yarısı.
Günlerden Cuma'yadı veya Pazar. Birileri gitti, birileri kaldı. Üzerinden uzun bir zaman geçti. Aylar veya yıllar. En kötü ihtimalle günler. Unutmak zor, hatırlamak kolay. Yaşananlar, yaşayanın verdiği değer kadar kalır hatırda. Geride kalan hatırlar. Giden unutmuştur çoktan. Giden temizler hafızasını, kalana bırakır hepsini. Ne bir eksik ne bir fazla.
Bir çocuk gitti aylar önce, veya haftalar. En kötü ihtimalle günler. Üzerinden ne kadar vakit geçerse ihtimal o kadar güzel. Zaman -hiç sevmediğim ve asla sevemeyeceğim. - bu kez dosttur kalana.
Zaferi kazanan kalandır. Eğer bir savaş varsa ortada. Üzerinden ne kadar zaman geçerse geçsin.
Giden kolayı seçmiştir. Kolaydır gitmek. Ardında bıraktığınla, aklında kalan birbirine eşitse,kolaydır gitmek. Gitmek kolay.
Zor olan kalmak. Beklemek, durmak zor. Durup beklemek zor zamanı. Geçerken alsın götürsün birşeyleri diye. Kalanlar kalacaktır zaten kalanın içinde. Onun an olup çekip gitmesi zordur. Hatta imkansızdır belki.
Zamanla tükenir herşey. Zamanla azalır. Yok olmaz ama. Üzerinden bir yıl geçse de. Üzerinden bir ömür geçse de zor kalan olmak. Gitmek kolay. Kolayı seçmek kolay.
Giden gitmiştir ve artık kalan gidenin yarısıdır bundan böyle. Bir çocuk gitmiştir bundan aylar önce.
Gidenler kolay olanı seçmiştir. Kalıp sevememiştir. Savaşamamıştır. Eğer bu bir savaşsa. Kalan onu hep hatırlar iyi veya kötü. Unutmaz kalan. Giden unutulmaz. Yanında kalan biraz karmaşa, biraz yalnızlık, biraz soyutluktur. Ve tabii gidenin yarısıdır.
O çocuklar hep gittiler. Onlar çocuktular minicik elleri, minicik gözleri ve minicik kalpleri vardı. Hep çocuktular. Kalanlar büyür sonra, çünkü gidenin yarısı artık içindedir. Bir buçuk beden taşır bundan böyle. Yarım kat daha hatıra, yarım kat daha acı, yarım kat daha gözyaşı. Giden gider. Kalanlar artık kalandır. O kadar kalmıştır ki o anda, gözlerini kapar hayata.