7 Kasım 2008 Cuma

Gitmek

Kaçmak, sonsuza kadar kaçmak kurtarır beni. Her yere herkese yabancı, tek başıma durmak en zor olanı. Tek olmak en zor olanı, yabancı olmak. Kendi annene bile yabancı olmak. Kardeşinin hiç kardeşin olmaması, babana hiç sarılmamış olmak, kimsenin elini sımsıkı tutmaması zor olanı. En zoru kimsenin dilinden konuşamamak. Herkese el olmak. Ama en büyük yük kendine yabancı olmak. Ne kurtarır beni diye düşünmek zor olanı..
Bir gece daha bitti.. Şimdi rütuşları yapılıyor dağılan evin, kırılan telefonun.. Bu kargaşadan çıkıp yüzü hala gülmeyen, konuşamayan, anlatamayan benim. Annemi bile görmek istemiyorum. Hiç ama hiç özlemiyorum ailemi. En zoru asla aile olamadığın bir ailenin parçası olmak. Olmaya çabalamak, hiç olmayacağına inanmak.
Annenin seni asla anlayamaması zor. Babanın kaçıncı sınıfa gittiğini bilmemesindan büyük acı var mı ki hayatta. İçinden geldiği gibi tutamamak elini. Babam diyememek, kardeşinle aynı evde duramamak.
Yıllar var ki uyuyamıyorum bu evde. Ruhumda açılan yaraları kim sarar bilmem. Tanrı var mıdır bu evde. Melekler ağlar mı halime. İnsanı en acıtan sözlerini kardeşinden duymak mıdır keder. Gözler kararırmıymış birkaç cümleye..
Yabancı diyorlardı bize. Yabancı denilen insanların içinde en yabancı olmaktan daha zoru var mıymış. Kime anlatsam derdimi. Nasıl unutsam annemi, babamı, kardeşimi.. Nasıl öldürsem köklerimi.. Nasıl bitirsem can damarını soyumun.
Bir sabah uyansam hiç bilmediğim bir şehirde. Yanımda oğlum.. Hep bir oğlum olsun istedim. Dışardan habersiz, kötülüğü görmemiş olsa gözleri. Beni büyütemedikleri gibi büyütsem onu günbegün. Beni sevmedikleri kadar sevsem. Kimsenin izini bilmediği bir yola çıksak birlikte. Kimse bilmese yerimizi. Bir evimiz olsa, gökyüzüne bakan, hiç bilmediğimiz bir şehirde. Dillerini anlamadığımız insanların içinde. Ne var ki onlara da yabancı kalsak. Daha ne kadar el oluruz ki dünyada.
Çekip gitsem bu evden, dört duvardan kurtarsam kendimi.. Annemi unutsam, babamın adını silsem kafamdan. Bir kardeşim olduğunu daha önce bilmemiş olsam. Hiç olsam bu evden çıkıp, köklerimi versem bir dilenciye, başımın gözümün sadakası olsa. Tanrıyı unutsam yürürken yolda.
Hiç bilmediğim bir şehirde de sevmeseler beni. Ama acıtmasalar canımı. Zayıflıklarımdan habersiz olsa onlar. Oğlumu ve beni bilmeseler. Kimse görmese yolda yürürken elele.
Gün gelip gitsem bu evden. Babamı bir daha görmesem, unutsam adımı bir Eylül günü. Yazdıklarımı silsem, aşklarımı gömsem... Gitsem bu şehirden..
Kaçmak, sadece kaçmak kurtarır beni. Önce bu evden, sonra bu şehirden, en son kendimden. Arkama bile bakmadan gitsem bir Eylül günü. Gözümde bir hayat yok uzun zamandan beri. Canım acımasa bu kadar. Çok iyi olmasam hiç birgün. Hastalıklarım olsa, acılar biriktirsem. Ama canımı yakmasalar bir daha.. Kim anlar beni, ben kime anlatabilirim kendimi.. Bir sabah unutsam kendimi. Unutarak uyansam, soyadım sigaramın dumanı gibi uçup gitse pencerenin aralığından.
Hayatta daha önce hiçbir şeyi seçmedim diyemem ama seçtiklerim de seçmediklerim kadar yaktı canımı. Seçtiklerimi sonuçlarını bile bile seçtim. Canımın ne kadar acıtacağını bile bile yürüdüm o yoldan. Kazanımı kendim yaktım. Fokur fokur kaynattım içinde kendimi. Bazen ben yaktım kendimi bir başkası için. Öyle sevdim ki yangınımı. Sonuçlarını bile bile yaktım. Seçemediklerimse senebesene üzerimde kendine yer edindi. Yosun tuttu yaralar bedenimde. Eskidim. Yaşadığım herşeyin bedelini hemen ödedim. Zaman beni hiç bekletmedi.. Unutmama hiç izin vermedi.. Ben ne zaman çocuktum bunu unuttum sadece.. En son ne zaman okşadı biri başımı bunu unuttum. En son ne zaman hatalarımı çocukluğumu verdiler. En son ne zaman yüzüme güldü babam.. Bunları unuttum.. Unuttuklarıma yandım, unutamadıklarıma yandım.. Dönüp baksa da anlayamaz, anlatsam da anlayamaz kimse. Herkesin derdi kendine.
Kaçmak, sadece kaçmak kurtarır beni. Herşeyden kaçmak hatırlatır tekrar çocukluğumu. Bir Eylül sabahı uyansam bilmediğim bir şehirde oğlumla. Unutmuş olsam küçükken her gün evde gördüğüm güzel kadını. Hayatı, kalmadığı yerden yaşamaya başlasam. Hiç bir şey kalmasa bende. Herşeyimi alsalar, umudum olmasa içinde yarının geçtiği. Bir tek oğlum ve ben olsam.. Uyansam ve bir kimliğim olmasa cebimde. Bir geçmişim olmasa. Aşklar ölse, insanlar çekip gitse içimden.. Adını hiç bilmediğim bir şehirde unutsam adımı.